Buğdayda Bahar Gübrelemesi

Bahar ayları ile birlikte buğdayda azotlu gübreleme zamanı da gelmiştir. Bu nedenle azotlu gübreleme ile ilgili bazı hususlara değinmek istiyorum.

01.03.2023
909
A+
A-

Kaman’ın ekonomik yapısı tarıma dayalıdır. Bunun içerisinde de Arpa-Buğday üretimi ÇKS ye kayıtlı yaklaşık 300 bin dekar alan ile ilk sırayı almaktadır. Buğday bolluk ve bereketin simgesidir. Üretimi çiftçilerimiz için kazanç kapısı olduğu kadar, ülkemiz için de stratejik bir öneme sahiptir. Bahar ayları ile birlikte buğdayda azotlu gübreleme zamanı da gelmiştir. Bu nedenle azotlu gübreleme ile ilgili bazı hususlara değinmek istiyorum.

Buğday üretiminde azotlu gübreleme maliyetli ve zor bir konudur. Fransa’da yapılan bir çalışmada azotlu gübre maliyeti, buğday üretiminin %28’ini oluşturmaktadır. Buğday tane verimi kullanılabilir azot varlığı ile doğrudan ilgilidir. Azot toprakta kalma süresi en kısa olan besin maddesidir.

Azot toprakta, buharlaşma, su ile yıkanma, denitrifikasyon ve yabancı otlar gibi nedenler ile çok hızlı tüketildiğinden her yıl muhakkak gübreleme yapılması gereken çok önemli bir makro besin maddesidir. Özellikle azotun kolayca yıkanma özelliği iyi bilinmelidir. Azot gübrelemesinde amaç buğday bitkisinin faydalanabileceği ekonomik düzeyde azotu toprağa vermektir. Çünkü bitkiler toprağa verilen azotun ancak %50 sinden faydalanabilirler. Diğer kısımları çeşitli yollar ile topraktan kaybolur. Çok yağışlı ve yıkanan topraklarda nitratlı gübrelerin, kireçli topraklarda ise amonyumlu gübrelerin verilmesi yıkanma ve amonyak gazı uçması şeklinde azot kayıplarını artıracaktır.

Buğday bitkisinde azot noksanlığı yaprak büyüklüğünü, kardeş sayısını, başak boyunu ve başakta tane sayısını bitki besleyemeyeceği için azaltmaktadır. Buğday bitkileri topraktan yeterli azot alamadıkları zaman vejetatif gelişme duraklar, kısa boy, yetersiz kardeşlenme ortaya çıkar. Hasat edilen üründe un randımanı, protein ve glüten oranları azalır. Buğday tarımında aşırı azot kullanımı da uzun boy ve aşırı yaprak oluşumu gibi vegetatif gelişimi teşvik eder.

Buğday yetişme döneminde görülen azot noksanlığına; toprakta bitkilerin alabileceği formda yeterli azot olmaması, toprakta organik madde azlığı, düşük toprak sıcaklığı ve aşırı kuraklık neden olabilir. Tarla toprağında yeterli azota sahip buğday bitkileri koyu yeşil yaprak rengine sahiptir. Buna karşın toprakta azot noksanlığı gözükmesi halinde buğday bitkilerinin alt yapraklarında sararma, yaprak uç kesimlerinde önce açık yeşil, daha sonra sarımsı yeşil renk gözükür.

Buğday tarımında verimi kısıtlayan en önemli besin maddesi azottur. Buğday yetersiz azota karşı çok duyarlıdır. Azotlu gübrelemeye çok hızlı bir şekilde tepki verir. Buğday azotu topraktan amonyum ve nitrat formunda almaktadır. Azotlu gübrelemede zamanlama çok önemlidir. Önemli olan azotu üreticilerimizin ne zaman kullandığı değil, bitkinin ne zaman kullandığıdır.  Buğdayda azot etkinliğini artırabilmek için 4 parça halinde yapılması gereklidir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Kaman’da eşi benzeri görülmemiş yardımlaşma seferberliği

Azotlu Gübrenin Verilme Zamanları

Ekim öncesi                        %40

Kardeşlenmede                 %25

Sapa kalkmada                 %25

Gebeleşme döneminde      %10

Buğdayda etkin bir gübreleme yapabilmek için toprak ve bitki analizleri yapılmasında büyük önem vardır. Bahar gübrelemeleri yağmurlardan hemen önceye denk getirilmelidir.  Kışlık buğday tarımında dekara verilecek azotlu gübre miktarı hedeflenen verime ve yağış koşullarına göre değişmektedir. Eğer dekardan 500 kg verim hedefleniyorsa verilmesi gereken gübre dozu saf azot olarak dekara 14-16 kg olmalıdır.  Buğday bitkisinde kardeşlenme öncesi bitkiler zayıf iken herhangi bir gübreleme yapılmamalıdır. Buğday kardeşlenme başlangıcında ilk gübrelemede 12-15 kg üre verilebilir. Buğdayın sapa kalkma döneminde üre verilmemelidir. Daha sonraki gübreleme de Amonyum sülfat veya Amonyum Nitrat formu verilebilir. (Toprak analizi göz önünde tutulması şartıyla 9 kg Amonyum Nitrat-33 veya 14 kg Amonyum Sülfat-21 verilebilir) Sapa kalkma döneminde iklim kurak gittiği takdirde gübrelemeden kaçınılmalıdır. Eğer üreticilerimiz bahar gübrelemesinde azotu bir defada verecekler ise sapa kalkmadan hemen önce uygulanmasında fayda vardır. Kireçli topraklarda bünyesinde %40 oranında kireç ihtiva etmesi nedeniyle CAN-26 gübresi verilmemelidir.

Buğdayda kalite dendiğinde ilk akla gelen kriter protein oranıdır. Protein oranı genetik olduğu kadar azotlu gübreleme ile de artırılabilen bir özelliktir. Gelişme döneminde verilen azot tane verimi, son dönemde verilen ise protein oranı üzerinde etkili olmaktadır. Özellikle gebeleşme döneminde verilen azotlu gübre buğdayın tane verimi ve protein kalitesini artırmaktadır. Protein oranının istenenden yüksek olması fazla gübreleme, düşük olması ise eksik gübreleme yapıldığı anlamına gelecektir.

Buğdayın sapa kalkma, gebeleşme, çiçeklenme ve süt olum dönemlerinde olan kuraklık ve yüksek sıcaklık stresi bitkinin hem su alımını, hem de azot alımını önemli oranda azaltmaktadır. Buğday gebeleşme dönemi ile süt olum dönemi arasında en fazla su tüketimi yapmaktadır. Bu nedenle ülkemizde Nisan Mayıs aylarında buğdayın başak çıkarma ve süt olum dönemlerinde yeterli yağış düştüğünde verilen azotlu gübreyi bitkiler kökleriyle alıp etkili bir şekilde kullanmakta ve o yıl yüksek verim alınmaktadır. Mayıs ayında görülebilecek bir kuraklık durumunda ise topraktaki faydalı su da aşırı terleme ile fazla tüketileceğinden gübre yakması oluşur. Bitki başaktaki taneyi dolduramaz cılız tane oluşumu ile önemli oranda verim kaybı ortaya çıkar.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Jandarma, öğrencilerle fidan dikti

Ülkemiz buğday verim ortalamasının düşük ve üretim maliyetlerinin yüksek olmasının temel nedenlerinden birisi azotlu gübre uygulamalarında yapılan hatalardır. Eksik gübreleme düşük verime, fazla gübreleme ise maliyet artışına neden olacaktır. Doğru bir toprak analizi gübrelemede ilk koşuldur. Bütün üreticilerimize bol ve bereketli ürünler dileğiyle…

Not: Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve birçok ilimizde hissedilen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar, yakınlarına başsağlığı dilerim. Geçmiş olsun Türkiye’m.

YORUMLAR

Bir Cevap Yazın

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.