Dadaloğlu ve Kaman Avşarları

Yaşar Şahin
Yaşar ŞAHİN: Emekli öğretmen, Şair ve Araştırmacı. Bu zamana kadar çok sayıda gazete ve dergide makaleleri yayınlandı. Kaman tarihi, kültürü ve yaşantısı üzerine çok fazla kaynak ve bilgiye sahip.
30.07.2019
2.173
A+
A-

KAMAN’I YURT TUTAN AVŞARLAR VE YERLEŞİM YERLERİ

İnsan yaşamına kültür denir. Yazılı kültür şehir kültürüdür. Kırsal kültür ise sözlü anlatımdır. Dilden dile dolaşır gönüllerde yer bulur. Pek çoğu da kaybolur. Çok azı da yeni nesillere kaynak olur.

Sözlü anlatım edebiyatımızın en zengin türü Türk Halk Şiiridir. Halk şiirimizin ünlü ozanı Dadaloğlu bir Avşar Türkmeni’dir.

Avşarlar Amik ve Çukurova’da kışlıyorlar. Yaylakları da Toroslar’dı. Yüzyıllardır konar-göçer yaşayan Avşarları, Osmanlı yönetimi Uzunyayla‘da yerleşik düzene geçirmek için fermanlar yayınladı. Avşarlar Uzunyayla’ya gitmediler direndiler.

Osmanlı yönetimi Gaziantep’in İslâhiye ilçesinde bir iskân ordusu kurdu. Bu ordu Avşarları Torosların Kuzeyine sürdü.

Yollara düşen Avşar göçerleri Sivas, Kayseri, Yozgat, Aksaray ve Kırşehir bölgesine gelerek köylere sığınıp yerleşik düzene geçtiler. Bakın Dadaloğlu Avşarların Kaman’a gelişini nasıl anlatıyor.

Duydun mu?

Avşarlara oyun edip sürdüler,

Döneklere rütbe geldi duydun mu?

Türkmenleri top tüfek kırdılar,

Ermeni’den casus oldu duydun mu?

Boş kaldı yaylalar, sürüsüz dağlar,

Yıkıldı obalar, analar ağlar,

Bozoklu denilen yerdeki beyler,

Göçerleri soyuyorlarmış duydun mu?

Cerit Avşar birleşip de göçelim,

Seyfe Gölü’nün soğuk suyundan içelim,

Kalmış ise yaren dost seçelim,

Her bir taraf düşman olmuş duydun mu?

Aşa aşa Çiçekdağı’nı yol ettim,

Kırşehir’i geçip bir vadiye girdim,

Yeşiller içinde bir belde gördüm,

Muhacirleri seviyorlar duydun mu?

Dadaloğlu’m der ki dağıldık bittik,

Gurbet elde perişan olduk,

Söyleyin atları sürüleri ne ettik,

Bomboş geldik şu Kaman’a duydun mu?

Şu Kaman’ın Dağlarına

Bozok’tan çıktık yola,

Malya sanki Çukurova

Çiçekdağı sarp bir kale,

Hep birlikte düze geldik.

Şu Kaman’ın dağlarına,

Selam verdim ağlarına,

Civan bir mert buyur etti,

Çardaklı bağlarına.

İzzet ikram toylar oldu,

Kavim kardeş söze geldi,

Allı gelin şerbet sundu,

Ballar katmış çanağına.

Sürüleri otlatalım,

Sinsin cirit oynatalım,

Atlarımızın kolu kısa,

Hendek çukur atlatalım.

Dadaloğlu Avşar’ım,

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Kime güvenmeliyiz?

Türkmeneli’ne giderim,

Hamurumuz hep bir yerden,

Gelin burayı yurt edelim.

Derleme: Yaşar Şahin

Bu iki şiirin yazılarak Dadaloğlu Anıtı’nın bulunduğu yerde yerini almasını Sayın Belediye Başkanımız Necati Çolak’tan bekliyoruz.

Dadaloğlu’nun babası Toklumen ve Savcılı köylerimizde imamlık ve saz öğretmenliği yapmış Âşık Musa’dır. Toklumenli Âşık Sayid’in de hocasıdır.

Anası ile karısı Akkız da (Ağagelin) Adana Ceyhan yöresi Silsüpür Ceritlerindendir. Silsüpür Ceritleri 1851 yılında Kırşehir yöresine gelerek Kırşehir Kaman ve Keskin’de 15 köy kurmuşlardır.

Dadaloğlu elinde sazı dilinde sözü altında atı ile dolaşarak aşiret kavgalarına ve Osmanlı’nın iskân politikasına karşı durarak dolaşadursun uzun bir süre evine gelmeyince karısı Ağagelin de Hamit’teki ailesine döner.

Seneler geçer Dadaloğlu’ndan haber gelmez, öldüğü kaldığı da bilinmez. Hamit’ten Ağagelin’i Keskin’in Müsellim Köyü’ne gelin ederler. Burada Ağagelin’e Dadal Gelin derler. Dadal Gelin daha sonra Kaman’ın Çiftlik Bala Köyü’ne yerleşir. Onun soyundan gelenlerin soyadı Dadalı’dır.

1972 yılında Kaman’ın Tatık Köyü öğretmeniyim. Deveci Köyü’ndeki öğretmen arkadaşımız Mehmetcan’ın yanına gitmiştik. Oradaki bir evin altındaki kapı dikkatimi çekti. Sorduğumda bir köylü, “Deveci’den dostu olanın kapısı geniş olur” dedi.

Bende: “Deveci sizsiniz, kapı sizin” dediğimde,

Köylü: “Bu söz Dadaloğlu’nun Hamit Beyi’ne söylediği söz,” dedi.

Köylü: -Dadaloğlu bizim köyden Bayındır Köyü’ne gider. Orada da çarığını çalarlar. Sorunca dana yedi derler. Hamit Köyü’ne gidince de Beyler “Senelerdir neredeydin? Nereden geldin? deyince, Dadaloğlu’da “Deveci’den dostu olanın kapısı geniş olur. Dadaloğlu’na da her Türkmenelinde yer olur,” der.

Ertesi gün Bayındır Köyü üzerinde geliyorduk. Köylüleri duvar dibinde güneşlenirlerken görünce durduk.

-Deveci Köyü’nden geliyoruz. Sizin burada Dadaloğlu’nun çarığını çalmışlar. Bu neyin nesi diye sorunca Kalaycı Ali Usta dedikleri birden öfkelendi.

-Hele Türkmen’in korkağı Hamit Beyleri’nin korkusundan misafir almıyorlar bir de bizi hırsız mı çıkarıyorlar dedikten sonra öfkesi indi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  İnsanı Yaşat Ki Devlet Yaşasın

-Bak oğlum işin aslı şu: Bir gün Dadaloğlu Deveci Köyü’ne gelir. Köylü bakış görüş etmez. O da köyden ayrılır. Bir atlı bizim köye girer. Mevsim Sonbahar hava yağışlı ortalık karanlıktır. Köyde tek ışık yanan yer köy odasıdır. Köpek seslerine gençler çıkar seslenen yaşlı atlıyı odaya getirirler. Ocağa zerdali dalı atıp ısıtıp kurutup karnını doyurup yatırırlar. Sabah kalkınca yaşlı yolcu çarığını sorar. Hizmet eden gençte dana yedi deyince yaşlı yolcu:

Pencereli perdeli

Yaktıkları zerdali

Şu bayındırın gençleri

Hepsi de zır deli

Bayındır Bayındır,

Adamı hain değildir,

Dana papuç yemez,

Bu Dadaloğlu’na oyundur.

Deyince gelen yolcunun Dadaloğlu olduğu anlaşılır.

Köye gelince köylünün Koca Muallim dediği İstiklal Savaşı Gazisi ve Cumhuriyet’in ilk öğretmenlerinden Ali Rıza Genç ile konuşuyoruz. Kendisi Deveci Köyü’nün yanındaki Köşker Köyü’nde öğretmenlik yapmış. “Deveci Köyü Pekmezci Avşarlarının köyüdür” dedi.

Yanımızda bulunan köyün yaşlısı Habalı Canavar:

Biz de Avşar’ız. Bizimkiler de Kozan yöresinden Kaman’ın Meryemkaşı Köyü’nün Akpınar’ına gelirler. Burada Avşarlar kendi aralarında çatışırlar. Bir kısmı Kırşehir’in Külhöyük Köyü’ne giderler. Biz de Kaman’ın Tatık Köyü’ne gelmişiz. 1949 yılında Savcılı Dokuzlu Köyü’ne Kayseri Pınarbaşı Hassa Köyü’nden Hüseyin Duman isimli bir öğretmen gelip Hasan Avşar Ağa’yı bulur. Birlikte Meryemkaşı Akpınar’ına gelip Avşar Avşar Ağa’yı da alarak Ömerkahya Köyü’ne gelirler. Ömerkahya Köyü’nden Yakup Avşar Ağa’yı da alarak birlikte Sarıömerli Köyü’ne giderler.

Bizde Tatık’tan gittik. Hüseyin Duman Öğretmen Adana Karataş Kocabeyli Avşarlarındanmış. Kocabey Avşarları Pınarbaşı ve Kaman’ın köylerine yerleşmişler. Sarıömerli Yusuf Dede Avşar’ın akrabasıymış. Kaman ve Kesikin’in Köylerinden gelenlerle Yusuf Dede’nin odası dolup taştı. Avşar Türküleri söylendi, konuşuldu, anlatıldı.

Dadaloğlu 93 Harbi (1877) öncesi bölgede başlayan büyük kıtlıkta Kaman’da Mamalı değirmenine sığınır burada değirmene gelenlerin kaldığı bağ evinde ölür. (1876) Değirmenin yakınında bulunan tepeye gömülür.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Doğu Akdeniz’de sular neden ısınıyor? -I-

Mezarına (Garip Dede) mezarı denir. Yörede dedenin Cuma akşamları mezardan kalktığına ve ışık saçıp yöreye bereket getirdiğine ve Koçtepe’de mezarı bulunan babasına azık götürdüğüne inanılır. Bu söylenti ile mezara ziyaretler başlar. Mezarın bulunduğu yere de Ziyarettepe’si denir. Kurak geçen mevsimlerde yöre halkı toplanıp Ziyarettepesin’de yağmur duasına çıkarlar. Tepe eteğinde Kuluncak suyunun kaynağında yemekler yenilir dualar edilirmiş. Burası konar-göçerlerin eskiden konaklayıp buluştuğu yermiş.

Bunlar benim Yusuf Dede Avşar’ın odasında duyduklarım dedi. Bende bunları gazeteci büyüğümüz Kemal Seyitgazioğlu’nun çıkardığı (Yeni Kaman) gazetemizde yayınladım.

Ankara’da yayınlanan Ulusal Vakit Gazetesi Halk Ozanı Dadaloğlu’nun mezarı Kaman’da bulundu başlığı ile gazetenin birinci sayfasında verildi. Üç gün gazetenin ikinci sayfasında araştırmamın tamamı yayınlandı.

Araştırmama sahip çıkan dönemin Kaman Belediye Başkanı Hacı Yusuf Canpolat ile dönemin İl Meclis Daimi Üyesi Haydar Ali Kutlu’nun girişimleri ile Kırşehir Valiliği bir komisyon kurdu. Komisyonda Kırşehir İl Kültür Müdürü Hüseyin Bayındır, İl Meclis Üyesi Haydar Ali Kutlu, Kaman Belediye Meclis Üyesi Murat Ülker, Belediye Halkla İlişkiler ve Kültür Müdürü Mehmet Atılgan ile Halk Eğitim Müdürü Özbey Uçak bulunuyordu.

Beni çağırdılar araştırmamın ışığında kaynak ve yakınlarıyla görüşülerek bir rapor hazırlandı. Bu rapor Bakanlığa sunuldu. Bakanlık ve Belediye işbirliği ile Dadaloğlu’nun mezarı ve anıtı yapıldı.

Yapanlar için görev, yapılanlar için hizmet eğer sayılıp korunursa kutsal olur.

KAMAN’I YURT TUTAN AVŞARLAR VE YERLEŞİM YERLERİ

1540 sonrası Bozulus Avşarları

-Recepli ve Dinçer Avşarları: Çiftlik Bala, Sarıömerli ve Tatık Köyü.

1690-1691 Zorunlu İskan Avşarları

-Boyacıoğlu Avşarları: Kaman Merkez.

-Gucurlu Avşarları: Kaman Merkez.

-Sarı-Sarıuşağı Avşarları: Kaman Merkez, Kargınmeşe, Kargınkızıközü, Tatık, A Pınar, Çadırlı Hacıbayram, Yağmurlu Sarıuşağı ve Savcılı Köyleri.

-Torun Avşarları: Kaman Merkez, Çadırlı Körmehmet, Alişar (Akpınar) Köyü.

-İmanlı Avşarları: İmancı Köyü.

-Köpekli Avşarları: Çadırlı Körmehmet.

-Pekmezci Avşarları: Deveci ve Pekmezci (Akpınar) Köyü.

1727 Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa İskanı Avşarları

-Gündüzlü ve Çöklü Avşarları: Kurancılı ve Başköy Köyü.

-Aslanlı Avşarları: Başköy, Ömerhacılı, Çadırlı Hacı Bayram, Savcılı Büyükoba Köyü.

1863-1865 Çukurova ve Kozan Avşarları

-Adana Karataş Kocabeyli Avşarları: Sarıömerli, Ömerkahya, Savcılı Meryemkaşı Akpınar, Savcılı Dokuzlu ( Hirfanlı Baraj Gölü Suları altında kaldı) Köyü.

-Adana Bölgesi Abıcı Avşarları: Kaman Merkez, Kargınmeşe Köyü.

-Kozan Avşarları: Savcılı Büyükoba, Tatık Köyü.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Bir Cevap Yazın

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.