Hazzı Ertelemek, Başarıyı Artırıyor. Başarının Anahtarı Hırs Değil, Sabır.

11.03.2020
665
A+
A-

Hazzı Ertelemek, Başarıyı Artırıyor. Başarının Anahtarı Hırs Değil, Sabır.

İnsanlar birçok şeyden haz duyarlar. Bazı insanlar yiyip içmekten, bazı insanlar gezip tozmaktan, bazı insanlar maldan mülkten, bazı insanlar evinde yalnız oturup televizyon seyretmekten, bazı insanlar çalışıp yorulmaktan, bazı insanlar kitap okumaktan, bazı insanlar da bunların hepsinden ve diğer başka şeylerden haz duyabilirler.  Fakat her insan farklı şeylerden haz duyduğu halde, her insan duyacağı hazzı erteleyemez ya da bir kısmını erteleyebilse de kalanı erteleyemez; duyacağı hazzın çoğundan vazgeçemez.

İşte, bu konu üzerinde yoğunlaşan eğitim bilimciler, küçük yaştaki çocuklara marşmelov adıyla bilinen bir şeker ile Marşmelov Testi olarak adlandırılan bir test uygulamışlar. Marşmelov testini uygularken, çocuklara “şimdi verdikleri şekeri 15 dakika yemeden elinde tutan çocuklara bu sürenin sonunda bir şeker daha vereceklerini, elindeki şekeri yemeden veya tadına bakmadan daha uzun süre bekleyenlere daha çok şeker vereceklerini” vaat etmişler.

Marşmelov şekeri, içinde başka aromalar da barındıran ve çocukların tadını bilip sevdikleri bir şeker türü. Tabii ki, pek az çocuk elindeki şekeri yemeden veya tadına bakmadan 15 dakika veya daha fazla süre bekleyerek şekerden duyacağı hazzı erteleyebilmiş. Bu testi yapan bilim adamları, marşmelov şekerini belirlenen sürelerde yemeyerek şekerden alacakları hazzı erteleyen çocukları devam eden yaşamlarında uzun süre takip etmişler ve sonunda hazzı erteleyen çocukların büyük başarılar elde ettiklerini, hazzı daha uzun süre erteleyenlerin de daha büyük başarılar elde ettiklerini görmüşler.

Tabii ki şekerden duyacakları hazzı erteleyemeyerek şekerin tadına bakan ya da şekeri yiyen çocukların da ne okul hayatında ne de iş hayatında veya sosyal hayatlarında pek başarılı olamadıklarını fark etmişler.

Hani hırslı çocukların çok başarılı olacakları söylenir ya! Marşmelov testi bu düşüncenin doğru olmadığını gösteriyor. Çocukları komşunun çocukları ile yarıştırarak öğrenmeye değil; sabırla, azim ederek, haz alacağı bazı davranışları erteleyerek öğrenmeye alıştırmak lazım. Hırs hırçınlaştırır, kıskançlaştırır, sinirli yapar, düşünceyi zayıflatır, öğrenmeyi yavaşlatır, hasta eder.

Sabır ise, sakinliktir, tevazudur, düşünceyi güçlendirir, doğru düşünmeyi öğretir, öğrenmeyi öğretir, sağlıklı yaşamayı temin eder.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Bir Gülistan Hikâyesi

Nitekim Kur’an-ı Kerim’in Asr Suresindeki 3. Ayette ” İllellezıne amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr. “ buyuruluyor. Bu ayette “ Salih amelle amel edenler” ile “ hakkı ve sabırlı tavsiye edenlerin ” hüsranda olmayacakları, mutlu ve başarılı olacakları söyleniyor.

O halde, o her neyse, kendi başaramadıklarımızı çocuklarımızın başarması için onları hırslandırıp başka çocuklarla yarıştırmak yerine, onlara sabırlı olmalarını, çeşitli yiyeceklerden ve içeceklerden, çeşitli oyunlardan duydukları hazzı erteleyerek sabırlı olmalarını öğretmenin daha doğru olacağını söylemenin şimdi zamanı.

Tabii ki, sabrı öğrenmek de sabır ister, sadakat ister.

Sağlıkla kalın.

YORUMLAR

Bir Cevap Yazın

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.