İstişare

Bir iş yapmadan önce ya da o işi yaparken, o işle ilgili olarak, işin ehlinin düşüncesini sormaya “istişare” denir.

Çoğu zaman, insanların kendileri için hayati önem taşıyan kararları bile yeterince düşünüp değerlendirmeden, güvendiği insanlarla istişare etmeden, bilinçaltında biriktirdiği duygu ve düşüncelerin etkisiyle verdiklerini; genellikle de olaya kilitlenip, panik etkisiyle çarçabuk kararlar verdiklerini; oysa, bu şekilde verilen kararların çoğundan kısa bir süre sonra pişmanlık duyduklarını, daha önce yazmıştım.

Bu haftaki yazımda da, insanın güzel sonuçlar alması için, aklındaki fikirleri başkalarıyla da paylaşarak konu hakkında bilgi sahibi olanların görüşlerini değerlendirdikten sonra düşüncesini hayata geçirmesinin doğru olacağını anlatacağım.

Bir iş, sonucuna göre değerlendirilir. İş bitmeden, sonucunun iyi mi, yoksa kötü mü olacağı bilinmez. Olmasını çok istediğimiz bir iş, bittiğinde bizim için çok kötü sonuçlar doğurabilir.

İnsanın aklındaki fikirleri başkalarıyla paylaşması, aklındaki fikirle ilgili araştırma, soruşturma yaparak bir sonuca varması, aslında proje yapmak gibi, resim yapmak gibi bir şeydir. Hani, resmi yapıp, sonunda “Bitti bu iş” diyerek resme son defa baktığınızda “Bunun kolu biraz kısa olmuş” diyerek, yeniden resim üzerinde çalışmaya başlarsınız ya; işte aklınızdaki “Bitti bu iş” diyerek son şeklini verdiğinizi düşündüğünüz bir fikri, daha önce başkalarıyla paylaşarak onların düşüncelerinden yararlanmışsanız, tam “Bitti bu iş” dediğinizde başkasının aktardığı olumlu bir düşünce nedeniyle resimdeki insan kolunu biraz kısa yaptığınızı fark edebilirsiniz.

Çok önemli bir heykeltıraş var. Adı: Rodin. Bir gün Rodin’e; “Bu şaheser heykelleri nasıl yapıyorsun?” diye sormuşlar. O da “Taşların fazlalıklarını atıyorum, geriye heykeller kalıyor” demiş.

İşte, bir fikri başkalarıyla istişare etmek, o fikir üzerinde iyice araştırma ve soruşturma yaptıktan sonra karar vermek de böyle bir şeydir. Fikirlerinizdeki fazlalıkları atıp, eksiklikleri tamamlayarak, fikirlerinizi mükemmel hale getirmek gibi bir şeydir.

İ. Maverdi adında bir düşünürün de dediği gibi; “İnsanı pişman eden, kendi görüşündeki ısrarıdır.”

Danışarak yaşayacağınız güzel günlere…

Sağlıkla kalın.