Vebal mi? Fil mi?

Yaklaşık 15 yıllık gazetecilik tecrübemiz ve yapıcı eleştirilerimizle doğup büyüdüğümüz bu ilçede hoş bir seda bırakmaya çalışıyoruz. Yine yaklaşık 29 yıllık matbaacılık geçmişi ile çarşı içerisinde esnaflık yapmaktayız. Allah’ın izni ile de bu hayat yolculuğumuzu burada tamamlama gibi acizane düşünce içerisindeyiz.

Bunları ne gerek vardı da söyleme ihtiyacı hissettiniz derseniz, hemen konuya gireyim.

Kimseye bir şeyler ima etmeden doğrudan söyleyeyim. 42 yıllık bir hayat serüveninin yaklaşık 29 yılını bu işyerinde Kaman halkına hizmet üreterek hakkıyla nafakamızı kazanmak için geçirdim. Yalnız, nafaka kazanacağım derken sadece midemizi düşünmedik. Hayvanlardan bir farkımız olsun diye Yüce Yaradanın bize bahsettiği akıl, fikir ve fıtrat çerçevesinde ailemize, çevremize ve milletimize iyi bir gelecek hazırlayalım ve faydalı olalım diye çalıştık, çalıştım.

Bunları yaparken de kimsenin etkisi-tesiri altında kalmadan, kimseyi ve hiçbir kurumu hasımlık gözeterekten eleştirmedik. Karalamadık. İftira atmadık. Çamur at izi kalsın, demedik.

Kaman’da ve dışarıda tanıdığımız ve tanıştığımız herkes siyasi görüşümüzü bilir. Ama hiçbir zaman insanlara siyasi gözle yaklaşmadık. Oy verdik-vermedik diye kısır döngü içerisine girmeden Kaman’a hizmet yapan herkesi yaklaşık 15 yıldır sırtımızda taşıdık ve taşımaya devam ediyoruz.

* * *

Geçen haftaki sayımızda, ilçemizde aksayan, kanayan, kangıren olmuş bazı yaraları kaşıdık. İstedik ki, bizleri yönetme şerefine nail olmuş olan siyasi ve idari otoriteleri Ramazan ayının mahmurluğu gelmeden halkımız adına uyaralım, gözlerden kaçanları, görülmek istenmeyenleri ve işlerine gelmeyenleri hatırlatalım istedik. Ama kime ne…

İlçemizin sorunlarını içeren özel haberimize idari ve siyasi hiçbir yöneticiden menfi yada müspet en ufak bir tepki yada açıklama gelmedi. Anlayacağınız, tencere-kapak yada amiyane başçavuşun merkebi misali…

Üçüncü sınıf görülmeyi hazmetmiş, işsizlik ve parasızlığı kader olarak gören, iğdiş edilmiş ve sinir uçları alınmış bir halk ise yazılan yazılardan ötürü sadece sırtımızı sıvazlamakla yetindiler. Ama adalet karşısında haklarını aramak ve bulundukları partilerde siyaseti harekete geçirmek için en ufak bir harekette bulunmadılar…

Sadece ferdi olarak birkaç yabancı memur ve idareci şahsen gazetemize gelerek yada telefonla arayarak yazılmayanları yazdığımız ve dokunulmayanlara dokunduğumuz için tebriklerini dile getirip özellikle hastane ile ilgili üzücü anılarını paylaştılar…

Ama olsun, biz başta söylemiştik. Üzerimizdeki vebali atalım diye. Bakın şimdi hayırlı ve mübarek bir ay olan Ramazan geldi, kapımıza dayandı. Bu sefer ise bizim vebalimiz sizlerin üzerinizde. Unutmayın…

* * *

Hastane ile ilgili makalemize ilk ve tek açıklama ise Kırşehir İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Op. Dr. Mehmet Öncel ile İdari Hizmetler Başkanı İnsan Kaynakları Uzmanı Ekrem Öztürk’ten geldi. Gazetemizin dağıtıldığı sabah saatlerinde bizzat telefonla gazetemize ulaşan ve şahsımla görüşen Sayın Genel Sekreter Öncel, oldukça ilgili ve anlayışla yaklaştığı makalemizle ilgili olarak; “Eksiklikleri biliyoruz ve bunları giderebilmek adına elimizden geleni gayreti sarf ediyoruz. Size sonuna kadar katılıyorum ve bunu da sizi yumuşatmak adına söylemiyorum. Bizim sağlık alanımızda bir takım eksiklikler olduğunu söyleyen kişilerden biride benim,” diyerek araştırma yapılacağı bilgisini verdi.

Ayrıca, genç bir bayan sağlık çalışanı ise makalemizi eleştirerek; sağlık çalışanı olarak incindiğini ve olaylara tek taraflı yaklaştığımız konusundaki görüşlerini gazetemizin sosyal medya sayfası üzerinden paylaşmış. Birçok sağlık çalışanı ise tam tersine içinde bulundukları durumdan memnun olmadıklarını ve yönetimsel birçok sorunun kendilerini dahi bunalttığını dile getirmekteler.

Ancak, şu anda hastane ile ilgili olarak mahkemeye taşınmış birçok konuyu da dile getirmediğimizi belirtmek isterim. Önümüzdeki süreçte bu konularla ilgili de yeni bilgileri paylaşacağız.

* * *

Sonuç olarak, ekmeğini yediğimiz, havasına ve suyuna hayran olduğumuz Kaman’ımıza ve halkına hak ettiği değer verilinceye kadar bu satırlarda daha çok buluşacağız.

Nasrettin Hoca’nın Aksak Timur’dan istemeye gittiği fil biraz daha bekleyebilir…

İyilikte buluşmak dileğiyle….

* * *

(Not: İlçemizde aksayan diğer tüm kamu kurum ve kuruluşlarla ilgili olarak halkımızdan tarafımıza aktarılan bilgi ve dokümanlar ışığında vatandaşlarımızı bilgilendirici ve yöneticilerimizi uyarıcı yeni makalelerimiz, önümüzdeki sayılarımızda bulabileceksiniz