Kim Kazanırsa Kazansın, Kaman Kazansın

1924 yılında belediyelik olan Kaman’ımızda, o yıllardan bu günlere kadar geçen zamanlarda, Kaman’da pek çok büyüklerimiz Belediye Başkanı olarak görev yapmışlardır. Her biri karınca kararınca taşı taş üstüne koyarak, imkanları ölçülerinde bir çok hizmet vermişlerdir.  Aramızdan ayrılanlara rahmetler, sağ olanlara da, sağlıklı yaşam diliyorum.

1963 yılından bu tarafa yerel seçimlerde, bol vaat dinleyerek ve adam kayırmaları görerek oy kullandım. Birçok yenilik, değişiklik ve yapbozlar görerek Kaman’ımızda yaşıyoruz.

Geçmiş seçim dönemlerinde Kaman Ak Haber Gazetesinde Yazar Yaşar Şahin arkadaşımızla Kaman sorunları ile ilgili birçok yazılar yazdık. İbrahim Aktürk de gazetesinde yer verdi. Sağ olsun, sesimizi duyurmaya çalıştı. Okundu veya okunmadı bilemem. Ben yine de bir daha yazma gereği duydum. İster okunsun, ister okunmasın. Yanlış veya eksik diyenler de olabilir. İsteyen hemşerilerimizle konuşarak ve tartışarak daha yeni bilgilere ulaşabiliriz.

Önümüzdeki 31 Mart 2024 Pazar günü de yerel seçimleri yaşayacağız. Konu başlığında ki sözüme gelelim.

“Kim kazanırsa kazansın, Kaman kazansın.”

Evet, kim kazanırsa kazansın, Kaman kazansın, ama şartlar o eski şartlar değil. Sosyal yaşam ve teknoloji çok değişti.

Gelişmeler ve istekler konusunda bazı hatırlatmalara gereksinim duydum;

*Geçen dönemde çalışılmamış, gelecek başkanlara çok borç bırakmışlar,” gibi klasik ve bayat sözler yerine, Kaman için yeni projelerle halkımızın karşısına çıkmalıyız.

*Belediye meclisini, oy çokluğuna göre değil de üretici, eğitici, proje yaratan, teknik bay ve bayanlardan seçmeliyiz.

*Başkan, seçilir seçilmez parti rozetini çıkarıp tarafsızlığımızı göstermeli.

*Yapamayacağımız vaatlerden kaçınmalıyız.

*Vatandaşlardan oy istemeden önce, yeni projelerimizi açıklamalıyız.

*İşe alımlarda yok partilim, yok yakınım gibi kayırmalarda bulunmadan. İhtiyacı olanlara öncelik tanımalıyız.

*Kaman’da yetişmiş, okumuş ve türlü nedenlerle Kaman dışında yaşayanların yönlerini Kaman’a döndürme yollarını araştırıp, birlikte yaşam ve çalışma ortamları yaratmalıyız.

*Yıllardan beri, “Kaman sahipsiz, Kaman yalnız,” sözlerini kaldırıp Kaman için ne yapmamız gerektiğini halkımız ve hemşerilerimiz ile birlikte çözmeye çalışmalıyız.

*İlçemizde boşaltılmış bazı devlet dairelerimizi, çeşitli kurslarla değerlendirmeliyiz.

*Yıllar öce boşalmış olan ceza evinde bir etnografya müzesi açmamızın faydalı olacağını düşünüyorum.

*Çevre il ve ilçelerden, üretime ağırlık veren, sosyal ve ekonomik sorunlarını çözmüş il ve ilçeleri ziyaret edilip, bilgiler alabilmeliyiz.

*Belediyemiz bünyesinde görevli, en az iki bay ve bayanı rehber, sunucu ve belediye içinde halkımıza danışman olacak kişileri çeşitli kurslara gönderip yetiştirmeliyiz.

*Öncelikle öğrencilerimize ve bayanlara, ihtiyaçları doğrultusunda yardımcı olabiliriz.

*İlçemizde bulunan ilk, orta, lise ve yüksekokullarla işbirliği yaparak, onların bilgi birikimlerinden de faydalanmalıyız.

*Birçok il ve ilçelerde kurulmuş olan KENT KONSEYİNİ en kısa zamanda kurmalıyız.

*İlçemizde veya dışarıda bulunan, tüm sanatçılarımızla görüşüp, festivallerde veya özel günlerde onların bilgi birikimlerinden faydalanmalıyız.

*Çarşı dışında, mahallelerin en uzak ana yol ve sokaklarında bakım ve temizliğine önem vermeliyiz.

*Yıllardan beri iç içe yaşadığımız komşularımız, sanatçılarımız, ozanlarımız olan Abdallarımıza da hak ettikleri değeri, sevgi ve ilgiyi de vermeliyiz. Yeri geldikçe daha çok onlardan da faydalanmalıyız.

Parti gözetmeksizin ustalarımızdan birer kişiyi belediye meclis üyesi yazmanızı da öneriyorum.

İlçe halkımızın çoğunluğu tarım ve hayvancılık uğraşır. Bu nedenle, eğitici kurslarla ve kooperatifler kurarak, üretimi artırma çalışmalarına yardımcı olmalıyız.

 *Cenaze evine çadır, masa, sandalye ve çay takımı vererek acısı olan o kişilerin yüklerini azaltmalıyız. O kadar acının içinde cenaze sahiplerinin pide ve yemek verilmesini de kaldırmalıyız.

*Ceviz festivali, gurbetçi festivali, milli ve dini bayramlarda, özel günlerde gençlerimiz, kadınlarımız ve tüm halkımızın bilgi birikimlerinden de faydalanmalıyız.

*Örnek ve şeffaf belediyeciliğin çalışmalarını halkımızla paylaşmalıyız.

Kurtuluş yolunda, Mustafa Kemal ve Temsil Heyetini 25 Aralık 1919 yılında, Bektaşoğlu Ali Çavuşun konağında kadın erkek Kaman halkı misafir etmiştir. Son 15 yılda, bu konağı ATATÜRK EVİ MÜZESİ olarak yaptıramadık. Bundan sonra da ne zaman yapılacağı pek belli değil. (Konak her ne kadar koruma altına alınsa da, kapılar, pencereler kırık dökük olarak yıkılmaya doğru gidiyor.)

Kazanan başkanımız, halk ile birlikte ne kadar çok birlikte çalışırsa, o kadar çok başarılı olacağına inanıyorum.

Yalnız değilsin KAMANIM. Sevgiler, saygılar.

19 Şubat 2024 Pazartesi